Esenra’nın arkasındaki isim, gastronomiye adımını henüz 1979 yılında , memleketi Şanlıurfa’da bir fırında atmıştır. Genç yaşta başladığı bu serüven, onu yıllar içinde usta bir lezzet ustasına ve başarılı bir işletmeciye dönüştürmüştür. İzmir’e yerleştikten sonra da fırıncılık mesleğine devam etmiş; nihayetinde bugünkü Esenra’nın temellerini atan küçük bir işletmeyi, kendi emeği ve vizyonuyla kurmuştur.

Zaman içinde bulunduğu lokasyondaki diğer işletmeleri de bünyesine katarak faaliyet alanını genişleten kurucumuz, 2015 yılında gıda sektörüne kısa bir ara verip inşaat sektörüne  yönelmiş, bu alanda da başarılı projelere imza atmıştır. Ancak lezzete olan tutku hiçbir zaman azalmamış ve Esenra’yı yeniden hayata geçirerek Şanlıurfa mutfağını İzmir’de yaşatmaya devam etmiştir.

Kaliteden Asla Taviz Vermez

1964 doğumlu  kurucumuz, bugün hâlâ ürün seçiminden tariflerin korunmasına kadar her aşamada işin başındadır. Her sabah erkenden kalkıp İzmir Hali’ne gider, kullanılacak sebze ve etleri kendi elleriyle seçer. “Kendi seçmediğim takdirde ürünleri tasvip etmem” sözüyle, kaliteden asla ödün vermez.

İşletmenin  tüm ürünleri ilk günde olduğu gibi bugün de kendisine özgün eşsiz tarifleriyle bizzat kendisi tarafından özenle hazırlanır.  Her tabakta, yılların birikimi, titizlikle seçilen malzemeler ve gerçek Urfa mutfağının ruhu hissedilir.

Geçmişten Geleceğe Bir Lezzet Mirası

Bugün Esenra, yalnızca bir restoran değil; aynı zamanda bir emeğin, özverinin ve sadakatin simgesidir. Kurucumuzun hedefi, geçmişten aldığı bu eşsiz mutfak kültürünü geleceğe aktarmak; her lokmada Şanlıurfa’nın ruhunu yaşatmaktır.